1944 yılında sürgün edilen ve hayatını kaybeden Kırım Tatarları için New York’ta anma programı düzenlendi.
Rusya tarafından 18 Mayıs 1944 yılında toplu sürgün kararı çıkarılarak yerlerinden edilen ve büyük bir çoğunluğunun ise sürgün sırasında hayatını kaybettiği Kırım Tatarları şehitleri için Kırım Türkleri Amerikan Birliği tarafından cemiyet binasında anma programı düzenlendi. Düzenlenen programa Türk Amerikan toplumunun ileri gelenleri katılırken, program hayatını kaybeden Tatarlar için saygı duruşu ile başladı. Etkinliğe Kırım Türkleri Amerikan Birliği Başkanı Naci Tözer başkanlık ederken, o günleri yaşamış biri olarak katılıp gördüklerini paylaşan Ayşe Teyze, dinleyenlerden yoğun alkış aldı.
Etkinlikle konuşma yapan Türk Amerikan Dernekleri Federasyonu Başkanı Atilla Pak “Bundan 71 yıl önce, Kırım Tatarlarını tarihi yurtları Kırım’dan insanlık dışı bir muamele ile hayvan vagonlarına istif edilerek Sibirya’dan Orta Asya çöllerine Sovyet rejimi tarafından sürgüne gönderilen 400 bin civarında ki Tatarın yarısı 22 gün süren yolculuk sonrası birkaç ay içerisinde hastalık ve açlıktan hayatlarını kaybederek şehit olmuşlardır. Bu tarih unutulmaz güç olayların cereyan ettiği, insanlık dışı hadiselerin vuku bulduğu ve tarihte yapılan en büyük soykırımlardan birinin gerçekleştirildiği kara bir gerçektir” şeklinde ifade etti. Pak, 1944 tarihinden başlayarak sürgüne gönderilen Kırım Tatarları’nın hala anavatanına dönme çabalarının devam ettiğini belirtti.
New York Sosyal ve Din Hizmetleri Ataşesi Hasan Mollaoğlu dili, dini, vatanı için ölen insanların şehit olduğunu belirterek, ölü olmadıklarını ancak dünya gözüyle farkedilmediklerini ifade etti. Mollaoğlu, “Dünyayı kendi maddi menfaatleri adına kullanan ihtiras sahibi Stalin gibi idareciler dünyayı imar etmeye çalışan milleti ezmiştir ve ezmeye devam edecektir. Ama unutmayalım her sürgün toprağa dikilmiş bir filiz gibidir. Bir milletin katline vesile olan zalimler her zaman yerilmeyi arkasından kötülüklerle anılmayı haketmişlerdir” dedi.
Global Policy Institute Başkanı Ali Çınar yalnız Amerika değil, Avrupa’nın da bu haksızlığa karşı elini taşın altına koyması gerektiğini belirtti. Çınar, “Türk dünyasının ayrılmaz bir parçası olan Kırım Tatarlarının asırlarca yaşadıkları anavatanları Kırım’dan Sovyet Hükümeti tarafından haksız yere, barbarca, kabul edilemez şekilde sürüldüler. Türk dünyası bu acıyı asla unutmayacaktır. Kırım Tatarlarının, soydaşlarımızın acısı bizler için de bir acıdır. Kırım’da şu an yaşanan sıkıntılar kötüye gitmektedir. Türkiye Cumhuriyeti’de bu konuda yapılan haksızlık ve zülme karşı sertleşmeye başlamıştır. Türk Amerikan toplumu olarak biz de burada kongre ve senatoda daha çok Kırım konusuna değinmeye başladık. Genç nüfusun eğitimi de oldukça önemli. Aksi taktirde Türk’ün sesi ve gücünü aktarmamız mümkün değil” olarak belirtti.
Etkinlikte gönüllü bayanlar tarafindan hazırlanan ev yemekleri ikram edilirken, New York Sosyal ve Din Hizmetleri Ataşesi Hasan Mollaoğlu’nun dua programı ile tamamlandı.